oyak ın şirketleri satılırsa kime ne kadar pay düşecek

kadar bitirilmesi planlanmaktadır. Aselsan’ın 3Ç18 itibarıyla devam eden işlerinin toplam büyüklüğü 8,6 milyar ABD Dolarıdır. Aselsan’ın 4Ç18 başından bu yana almış olduğu yeni işlerin toplam tutarı 715 milyon ABD Dolarına ulaşmıştır. Yeni kontratın büyüklüğünü dikkate Hazineve Maliye Bakanı Berat Albayrak yaptığı açıklamada ÖTVnin ve KDVnin düşüreleceği müjdesini verdi.Bütün vadandaşların gözü ise otomabil fiyatlarında oldu. Forex VİOP veya Borsa işlemlerinizi Lisanslı & Ödüllü Yatırım Kuruluşu GCM Yatırım ile güvenli ve kolay bir şekilde yönetebilirsiniz. Türkiyenin ilk yassı çelik üreticisi tesisinin kurulması için 12 Şubat 1960'ta Kurucular Anlaşması imzalandı. 28 Şubat 1960 tarihinde kabul edilen 7462 sayılı bir kanunla Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları T.A.Ş. (Erdemir) adıyla bir anonim şirket kurulması için Bakanlar Kurulu'na yetki verildi. Süratle sanayileşme TC_DohaBE @degirmencirfan @aselsan Tevfik Göksu ya ne kadar pay düşecek?? 10 Dec 2021 Site De Rencontre Payant Par Sms. Reklam ve İletişim Whatsapp 262 606 0 726 Skype live2dedd6a4f1da91be Yasal Uyarı Forum Sitemiz; 5651 Sayılı Kanun kapsamında BTK tarafından onaylı Yer Sağlayıcı'dır. Bu sebeple içerikleri kontrol etme ya da araştırma yükümlülüğü yoktur. Üyeler yazdığı içeriklerden sorumludur ve siteye üye olmak ile bu sorumluluğu kabul etmiş sayılırlar. Sitemiz kar amacı gütmez, ücretsiz bilgi paylaşım merkezidir. Hukuka ve mevzuata aykırı olduğunu düşündüğünüz içeriği [email protected] adresi ile iletişime geçerek bildirebilirsiniz. Yasal süre içerisinde ilgili içerikler sitemizden kaldırılacaktır. Juul 2Öte Forumgüvenilir takipçi satın almaАренда яхты в Мармарисе Türk Ticaret Kanunu'nun 411. maddesinde sermayesinin en az onda birini, halka açık şirketlerde ise yirmide birini oluşturan pay sahipleri azlık olarak tanımlanmaktadır. Türk Ticaret Kanunu'nun bir çok maddesine azlık için bazı haklar tanınmıştır. 1. Yönetim Kurulunda TemsilTürk Ticaret Kanunu'nun 360/1 maddesine göre esas sözleşmede belirtilmek kaydıyla belirli pay ve pay sahibi gruplarına ve azlığa yönetim kurulunda temsil hakkı tanınmaktadır. Bunun yanında esas sözleşmede yönetim kurulu üyeliği için aday gösterme hakkı da tanınabilir. Genel kurul tarafından yönetim kurulu üyeliğine önerilen adayın veya hakkın tanındığı gruba ve azlığa mensup adayın haklı bir sebep bulunmadığı takdirde üye seçilmesi zorunludur. Bu şekilde tanınacak temsil edilme hakkı, halka açık anonim şirketlerde yönetim kurulu üye sayısının yarısını aşamaz. Maddenin 2. fıkrasına göre yönetim kurulunda temsil edilme hakkı tanınan paylar imtiyazlı hükümler yeni Türk Ticaret Kanunu ile gerekçesinde, azlığa ve belli pay sahibi gruplarına yönetim kurulunda temsil hakkı verilmesi "Tasarının bu hükmüyle belirli pay grupları yanında paysahibi gruplarına ve azlığa da bu olanağın tanınması hukukumuzda bir açılımdır. Bu açılım öğreti ve yargı kararlarında netlik kazanırken, pay ve paysahibi grupları ile azlık temsilcisinin niteliğinin ortaya konulması da önemli bir sorun oluşturacaktır. Böylece bugüne kadar öğretide tartışılmamış olan temsilcinin niteliği de ele hükmün uygulanabilmesi için hem azlığın hem de belirli paysahipleri gruplarının belirlenebilir ve tanınabilir bir şekilde tanımlanması, yani bir anlamda diğer paysahiplerinden ayrılabilir olmaları gerekmektedir. Belirli paysahipleri grupları, meslekler ve işletme konuları gibi ölçütlerle kolaylıkla belirlenebilirler. Önemli olan, azlığın belirlenebilir olmasıdır. Bunun için, somut olayın özelliklerinin ortaya çıkarabileceği istisnalar bir yana, yüzdelerin anılması yeterli olmayabilir. Bunun yerine pay senedi numaraları ve sayıları ayırt edilebilirlilik yönünden daha iyi bir ölçüttür. Azlığın iyi tanımlanmaması imtiyazların korunmasına ilişkin hükümlerin uygulanmasını grupları arasında yan sanayi mensupları, bayiler vs. yer alabilir. Temsil edilme hakkı, bazı kurul üyelerinin belirli paysahibi grupları arasından seçilmeleri veya bağlayıcı aday önerme hakkı tanınması şeklinde de öngörülebilir." ifadeleri ile açıklanmaktadır. 2. Genel Kurulu Toplantıya Çağrı, Gündeme Madde İlavesi İstemeTürk Ticaret Kanunu'nun 411. maddesine göre azlık, yazılı olarak gerektirici sebepleri ve gündemi belirterek, genel kurulu toplantıya çağırmasını veya genel kurul zaten toplanacak ise, karara bağlanmasını istedikleri konuları gündeme koymasını isteyebilirler. Esas sözleşmeyle, çağrı hakkı daha az sayıda paya sahip pay sahiplerine tarafından yapılacak çağrının ve gündeme madde konulması isteminin noter aracılığıyla yapılması gerekmektedir. Azınlığın gündeme madde konulması istemi, çağrı ilanının Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde yayımlanmasına ilişkin ilan ücretinin yatırılması tarihinden önce yönetim kuruluna ulaşmalıdır. Yönetim kurulu çağrıyı kabul ettiği takdirde, genel kurul en geç kırkbeş gün içinde yapılacak şekilde toplantıya çağrılır; aksi hâlde çağrı istem sahiplerince Genel Kurulu Toplantıya Çağrıda Mahkemeye MüracaatTürk Ticaret Kanunu'nun "Mahkemenin izni" başlıklı 412. maddesine göre, Pay sahiplerinin çağrı veya gündeme madde konulmasına ilişkin istemleri yönetim kurulu tarafından reddedildiği veya söz konusu istem ile ilgili yedi iş günü içinde olumlu cevap verilmediği takdirde, aynı pay sahiplerinin başvurusu üzerine, genel kurulun toplantıya çağrılmasına şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi karar verebilir. Mahkeme toplantıya gerek görürse, gündemi düzenlemek ve Kanun hükümleri uyarınca çağrıyı yapmak üzere bir kayyım atar. Mahkeme kararında, kayyımın, görevlerini ve toplantı için gerekli belgeleri hazırlamaya ilişkin yetkilerini gösterir. Zorunluluk olmadıkça mahkeme dosya üzerinde inceleme yaparak karar verir. Mahkemenin vereceği karar Finansal Tabloların Müzakeresinin 1 ay Ertelenmesi TalebiTürk Ticaret Kanunu'nun 420. maddesine göre, - Finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konular, azlığın istemi üzerine, genel kurulun bir karar almasına gerek olmaksızın, toplantı başkanının kararıyla bir ay sonraya bırakılır. Erteleme, 414 üncü maddenin birinci fıkrasında yazılı olduğu şekilde Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'ne verilecek ilanla pay sahiplerine duyurulur ve internet sitesinde yayımlanır. İzleyen toplantı için genel kurul, kanunda öngörülen usule uyularak toplantıya Azlığın istemiyle bir defa ertelendikten sonra finansal tabloların müzakeresinin tekrar geri bırakılmasının istenebilmesi, finansal tabloların itiraza uğrayan ve tutanağa geçmiş bulunan noktaları hakkında, ilgililer tarafından, dürüst hesap verme ölçüsü ilkeleri uyarınca cevap verilmemiş olması gerekmektedir. 5. Özel Denetim İsteme HakkıTürk Ticaret Kanunu'nun 438. maddesine göre, "Her pay sahibi, pay sahipliği haklarının kullanılabilmesi için gerekli olduğu takdirde ve bilgi alma veya inceleme hakkı daha önce kullanılmışsa, belirli olayların özel bir denetimle açıklığa kavuşturulmasını, gündemde yer almasa bile genel kuruldan kurul istemi onaylarsa, şirket veya her bir pay sahibi otuz gün içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bir özel denetçi atanmasını isteyebilir."Maddenin Birinci fıkrasında hükme bağlanan özel denetim istemi her pay sahibine tanınmış birel Bireysel bir haktır. Pay sahibinin bu hakkı genel kurulun iradesini bağlayan bir öneri hakkı değildir. Oylanması zorunlu olmakla birlikte genel kurul öneriyi reddedebilir. Ancak, genel kurulun talebi reddetmesinin önemli bir sonucu vardır Red üzerine azlık, mahkemeden özel denetçi atanmasını talep edebilir; yani genel kurulun reddi ortaya azlık hakkını çıkarır. Sistem, genel kurulun red kararıyla talebin etkisiz kalmasına olanak bırakılmayacak tarzda oluşturulmuştur. Ayrıca, taleple birlikte denetim mekanizmasının harekete geçmesi sağlanmıştır. Gerçekten bir paysahibi özel denetim talebinde bulunmuşsa, genel kurulun bu talebi reddetmesi mekanizmayı durdurmadığı gibi, genel kurul talebi kabul edip, istediği kişiyi özel denetçi seçerek denetimin istediği gibi yapılmasını sağlayamayacaktır. Her iki halde de, özel denetçiyi mahkeme seçecek, özel denetim gerçekleşecektir. Bu, kurumu işlemezlikten kurtaracak önemli bir yeniliktir. Paysahibinin genel kurulda özel denetim talebini yapabilmesi için gündemde bu konuda madde bulunması şart değildir. Gündeme bağlılık ilkesi bu kurumu işlemezliğe mahkum etmektedir. Nitekim 6762 sayılı Kanunun altmış yıllık uygulamasında söz konusu şartın sakıncaları açıkça görülmüş, hüküm nadiren uygulanabilmiştir. Talebin kötüye kullanılması ve şirkete zarar vermesi tehlikesinin azaltılması amacıyla, paysahibinin bu öneriyi yapabilmesi bir önşarta ve bazı maddî şartların varlığına bağlanmıştır. Maddî şartlar bir anlamda gereklilik şartlarıdır. Önşart, özel denetim istenen konuda, bilgi alma veya inceleme hakkının kullanılmış olmasıdır. Bu şartın gerçekleştiği genel kurul tutanağıyla ispatlanır. TTK Md. 422. Önşart özel denetimi bilgi alma hakkına bağlamakla, iki kurumun birlikte yorumunu gerekli duruma getirmektedir. Önşart, bilgi vermenin baştan savarcasına yapılmasını da önlemek amacına Birinci maddî şart, özel denetimin paysahipliği haklarının, özellikle oy hakkının kullanımı yönünden gerekli olmasıdır. Başka bir deyişle, paysahibinin bu öneriyi yapabilmesi için, oyunu kullanabilmesi yönünden bilgi alması gerekli olmalıdır. Bu bağlantı ile şirket dışı menfaat sağlamak, bir kararı önlemek veya taktik bir üstünlük elde etmek amacıyla talepte bulunarak özel denetim kurumun kötüye kullanılmasının önlenmesi amaçlanmıştır. - İkinci şart, özel denetimin konusunu belirli olayların oluşturmasıdır. "Belirli" ile, belli türde, nitelikte ve önemde olay kastedilmemiştir. "Belirli", olay bağlamında tanımlanabilen, içeriği ve sınırları belirli olan, genel nitelik taşımayan anlamına gelir. Belirli konu şirketin herhangi bir işi, işlemi, kararı, finansal durumu, finansman ihtiyacı, hakim şirketin işletmenin kararları veya şirkete verdiği kayıplar olabilir. Bağlı şirket veya şirketler hakkında özel denetim talebinde bulunmak ise, "bağlılık" unsuruna rağmen, bağlı şirketin ayrı tüzel kişiliği sebebiyle sınırlara tabidir. Özel denetimin ilgili şirkette, yani yerinde yapılamaması, bağlı şirketten kanunî şartlara bağlı kalınarak bilgi alınabilmesi şirketteki "sınırlar"ın bazılarını denetim talebinde sadece pay sahibi bulunabilir. İntifa hakkı ve tahvil sahibine ve alacaklılara bu hak tanınmamıştır. Söz konusu hakkın anılan kişilere esas sözleşme ile verilip verilemeyeceği tartışmaya açıktır. Bilgi alma veya inceleme hakkını kullanmış ile özel denetim isteyen pay sahibinin aynı kişi olması zorunlu değildir; ancak konu aynı kurulda bu konuda talepte bulunma, mahkemeye başvuru için tüketilmesi gerekli bir kurul talebi kabul etmiş olsa bile, özel denetçi mahkemece atanır. Bu yolla tarafsızlık sağlanmış, kuruma güven kazandırılmıştır. Otuz günlük süre bir düzen hükmü olup, hak düşürücü nitelik taşımamaktadır. Mahkeme, şartların mevcut olup olmadığını inceleyerek kararını verir. Hükmün lafzına göre, incelemenin dosya üzerinden yapılması gerekir. Talebin bir eda davası şeklinde ileri sürülmesine ve mahkemenin tarafları dinlemek istemesine engel bulunmamakla birlikte, zorunluğun kurumun amacı ile bağdaşmayabileceği düşünülmektedir. Türk Ticaret Kanunu'nun 438. maddesinin gerekçesinden alınmıştır.6. Nama yazılı pay senedinin bastırılıp sahiplerine dağıtılmasını isteme Ticaret Kanunu'nun 486/3. maddesine göre, Azlığın istemde bulunması durumunda nama yazılı pay senedi bastırılıp tüm nama yazılı pay senedi sahiplerine fıkra yeni bir hüküm olarak getirilmiştir. Bu hükümle nama yazılı pay senetlerinin bastırılması olanağının yolu açılmıştır. Hüküm uyarınca azlık isterse nama yazılı pay senedi bastırılıp tüm nama yazılı pay senedi sahiplerine dağıtılacaktır. Böylece kapalı anonim şirketlerde özellikle aile şirketlerinde pay senedinin bastırılmaması ve dağıtılmaması yoluyla baskı yapılması, pay sahiplerinin bu sıfatlarını ispattan yoksun bırakılmaları, devir olanaklarının sınırlandırılması gibi hukuka aykırı yöntemlerin önüne geçilmiştir. Nama yazılı pay senetlerinin basılmaması ve pay sahiplerine dağıtılmaması, pay defteri bulunmayan, düzensiz olan ve güncel durumu yansıtmayan şirketlerde daha büyük sakıncalar doğurmaktadır. Hükme aykırılık hâlinde pay sahiplerinin mahkemeye başvurabilecekleri Haklı sebeplerin varlığında, mahkemeden şirketin feshine karar verilmesini isteme Ticaret Kanunu'nun 531. maddesine göre, Haklı sebeplerin varlığında, azlık şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden şirketin feshine karar verilmesini isteyebilirler. Mahkeme, fesih yerine, davacı pay sahiplerine, paylarının karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerlerinin ödenip davacı pay sahiplerinin şirketten çıkarılmalarına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme karar Ticaret Kanunu'nun 531. maddesi yeni getirilmiş hükümlerden oluşmaktadır. Maddenin gerekçesine göre getirilen hükümlerin özellikleri şu şekilde sıralanmaktadır. Bu hakkın kullanılabilmesi için esas sermayenin onda birine sahip olmak gerekli ve yeterlidir. Bu oranda paya bir paysahibinin sahip olması şart değildir. Birden fazla paysahibi de bir araya gelerek söz konusu hakkı kullanabilir. Esas sözleşme ile daha düşük bir oran talep edileceği mahkeme, şirket merkezinin bulunduğu yer ticaret sebep tanımlanmamış, haklı sebepler örnek olarak da gösterilmemiş, bu kavramın niteliklerinin gösterilmesi ve tanımlanması yargı kararlarıyla öğretiye bırakılmıştır. İleri sürülen sebeplerin haklı olup olmadığına karar verecek olan mahkemedir. Mahkeme sebepleri haklı bulsa bile fesih kararı vermek zorunda değildir. Şirketin feshini haklı kılan sebeplerin varlığına rağmen, yaşatılmasının ekonomik ve rasyonel açıdan daha doğru olacağına kanaat getiren mahkeme; şirketi feshetmek yerine, fesih talebinde bulunan paysahiplerinin paylarının gerçek değerinin ödenmesine ve kendilerinin şirketten çıkarılmalarına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme karar verebilir. Davacıya paranın kimin tarafından ve nasıl ödeneceği, bu payları geçici olarak şirketin iktisap edip edemeyeceği yargı kararlarına ve öğretideki görüşlere göre son cümlesindeki "veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözümü karar bağlama" inisiyatifi tamamıyla mahkemeye aittir. 8. Kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin, denetçilerin, şirketin kuruluşundan ve sermaye artırımından doğan sorumluluklarının sulh ve ibrası ile ilgili durum. Türk Ticaret Kanunu'nun "Kuruluş ve sermaye artırımında ibra" başlıklı 559. maddesi eski Türk Ticaret Kanunu'nun 310. maddesinin tekrarıdır. Buna göre; Kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin, denetçilerin, şirketin kuruluşundan ve sermaye artırımından doğan sorumlulukları, şirketin tescili tarihinden itibaren dört yıl geçmedikçe sulh ve ibra yoluyla kaldırılamaz. Bu sürenin geçmesinden sonra da sulh ve ibra ancak genel kurulun onayıyla geçerlilik kazanır. Bununla beraber, esas sermayenin onda birini, halka açık şirketlerde yirmide birini temsil eden pay sahipleri sulh ve ibranın onaylanmasına karşı iseler, sulh ve ibra genel kurulca şirket kurucularıyla, yönetim kurulu üyelerinin ve denetçilerin kuruluştan dolayı sorumluluklarının şirketin tescil tarihinden itibaren dört yıl geçmedikçe sulh ve ibra yolu ile ortadan kaldırılamayacağı hükmünü taşımaktadır. Bu müddetin geçmesinden sonra sulh ve ibra ancak genel kurulun tasdiki ile tamam olabilmektedir. Buna rağmen esas sermayenin onda birini, halka açık şirketlerde yirmide birini temsil eden pay sahipleri azlık sözü edilen konulara muhalif iseler sulh ve ibra genel kurul tarafından tasdik açık bir anlatımla azlık, kurucuları, yönetim kurulu üyelerini ve denetçileri şirketin kuruluşundan dolayı mesul tutuyorsa ve bu nedenle sulh ve ibraya karşı ise genel kurul tarafından ibra tasdik edilmez. İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Alaattin Kameroğlu vatandaşı uyardı "Fiyatlar hâlâ yüksek, 10 gün içinde fiyatlar düşer" Nisan ayında altın fiyatlarındaki düşüşü fırsat bilen yatırımcıların aşırı talebi yüzünden çeyrek altın yok sattı. Bu yüzden bir çeyrek altında işçilik fiyatlarının dörde katlandığını belirten İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Alaattin Kameroğlu vatandaşı uyardı “Fiyatlar hâlâ yüksek, 10 gün içinde fiyatlar düşer”Küresel krizde başta merkez bankalar olmak üzere büyük küçük bütün yatırımcıların ilgi odağı haline gelen altın geçen ay şok düşüşler yaşadı. Büyük yatırımcıların hisse senetleri ve dolara yönelmesiyle altının onsu 1500 dolarlardan 1300 dolarlara kadar gerilerken, içeride de çeyrek altının değeri 130 liraya kadar düştü. Fiyatlardaki gerilemeyi fırsat bilen yatırımcılar altına yönelirken, aşırı talepten çeyrek altın karaborsaya son haftalarda tekrar toparlanma sürecinde ama önümüzdeki süreçte nasıl bir seyir izleyecek? Altına yatırım için doğru bir zaman mı? Nasıl bir strateji izlemeli. Bütün bu konuları İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Alaattin Kameroğlu ile konuştuk.– Nisan ayındaki hızlı düşüşten sonra altın toparlandı. Bundan sonra ne olur?ALTININ şu andaki seyrine bakacak olursak bence hala altın güvenilir yatırım aracı. 2008 yılının başlarında altının onsu 500 dolarlardan 2011 ortasında 1950 dolarlara kadar çıktı. Şu son 2 ay içinde ise altının onsu hızlı bir düşüş yaşadı. Ama bundan sonra fiyatlar ne olur? Tahmin yürütemiyorum.– Peki altının iniş ve çıkışını neler etkiliyor?ESAS düşüş ve çıkışa dünyadaki büyük yatırımcılar etkili. Merkez bankaları, uluslar arası büyük şirketler… Ayrıca dünyadaki siyasi ve ekonomik gelişmeler de fiyatlarda etkili oluyor.– Altındaki düşüş talebi nasıl etkiledi?BU tabii hem büyük hem küçük yatırımcı için bir fırsat demekti. Aşırı talepten fiyatlar suni olarak arttı. Düğünü, nişanı olan çeyrek, Cumhuriyet altını, 22 ayar tel bilezik aldı. Aşırı talep nedeniyle Darphane’nin ürünler bulunmaz STOKÇU KAZANDI– Kimler haksız kazanç elde etti?Bir çeyrek altında 25-30 liraya yakın işçilik oldu. Tarihinde böyle bir şey yok. Normalde bir çeyrek altında kuyumcunun vatandaşa satacağı rakam 5 ile 8 lira arasında olması gerekirken bu 25-30 liraya kadar çıktı. Vatandaşın cebinden haksız bir şekilde para çıktı. Birilerinin de cebine de haksız şekilde para girdi. Bu paralar küçük kuyumcunun değil, Darphane’ye yüklü miktarda mal bastıran sermayedar kuyumcuların, stokçuların cebine 7-8 TL OLMALI– Şu anda altın alımı için zamanlama uygun mu?Evet, ancak çeyrek altını biraz daha beklemek gerekir.– Çeyrek altın hangi seviyeden alınabilir?Külçe altının gramı 84 lira ise çeyrek altının satış fiyatı 143-145 lira olmalı. Bir hafta 10 gün içinde bu rakamlara iner. 148 liralık çeyrekte 14 liralık işçilik var. Olması gereken rakam 7-8 TL. Vatandaş şu anda her bir çeyrek altında 10 lira fazladan para FİYATI ETKİLEMEZ– Yatırım amaçlı altın almak istiyorum. Ne önerirsiniz?Yatırım amacıyla Cumhuriyet, çeyrek altın, 22 ayar tel bilezik alabilirsiniz. Veya külçe altın alınabilir.– Çeyreğin kulplu veya kulpsuz olması sattığımız zaman satış fiyatını etkiler mi?Çeyrek altınlar Darphane’den kulpsuz olarak çıkar. Dışarıda kulplanır. Herhangi bir zincire takmak isterseniz kulplu olması BİN İŞYERİ KAPANDI– Türkiye genelinde ne kadar kuyumcu var?Tahmimizce 25 bin kuyumcu, 5 bin tane de imalatçı var.– Küresel kriz kuyumcu esnafını nasıl etkiledi?2008 yılındaki finansal krizde altının ciddi şekilde yükselmesinden sonra altın takıya talep çok azaldı. Dünyanın en büyük ihracatçısı İtalya ve Türkiye, en çok bizi vurdu. Hem perakendecilik hem imalathane düzeyinde 5-6 bin işyeri kapandı. 15 bin kişi işsiz GERÇEKÇİ DEĞİL– Yastık altında ne kadar altın var?Biz Türkiye’de yastık altında 1000 ton civarnda altın olduğunu tespit ettik. Bankalar yastık altına yöneldi. Bankaların altını toplamasındaki eylem şekli yanlış. Bankalar ya gidip rafineri ya da bir marka altında şubelerinde topluyorlar. Ama orada altını toplayan banka değil, bir rafine, bir marka bunlar kendi firmalarının çıkarlarını korumak zorunda olduğu için düşük değer tespiti yaparak vatandaşı mağdur KUYUMCU ÇIKAR!– Kuyumcu esnafı nasıl bir profile sahip?İmalatta, Ermeniler ve Süryaniler ağırlıkta. Perakendede Trabzon, Erzurum, Trakyalı göçmenler ağırlıklıkta. Bizim Denizli deyince Buldan ve Babadağ’dan çaputçu çıkar, Çivril’den de kuyumcu çıkar!SAHTESİNİ ANLAMAK ÇOK ZOR– Sahte altını nasıl anlarız?Halk bunu ayırt edemez. Elmaya ihtiyacım olduğunda gidip manavdan veya pazardan alıyorum. İlaç alacağım için eczaneye gidiyorum. Altın alacaksanız güvendiğiniz, bildiğiniz, devamlı alışveriş ettiğiniz veya size güven veren kuyumcudan almalısınız. Vitriniyle, duruşuyla devamlı orada kalıcıdır. Vatandaş faturasını belgesini mutlaka almalı. En azından elinde kanıt olur. Türkiye’nin en büyük holdinglerinden OYAK’ta garip şeyler oluyor. Garip şeyler, 6 Mayıs’ta Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Necati Özbahadır’ın sürpriz bir şekilde istifası ile başladı. Özbahadır görevde birinci yılı doldurmuştu ve daha iki yıllık süresi vardı. Altı gün sonra ebediyen orda kalması beklenen Genel Müdür Coşkun Ulusoy holdinge veda etti. Ulusoy’la beraber holding genel müdür yardımcıları Nihat Karadağ, Dinç Kızıldemir, Hülya Atahan ve Ergun okur şirketten ayrıldılar. “Başkalarını da göndereceklerdi ama bir anda herkesi yolluyor durumuna düşmemek için ara verdiler” dedi üst düzey bir OYAK’lı. Temasta olduğu kişiler Ereğli Demir Çelik Genel Müdürü Ali Pandır’ın her an gönderilmeyi beklediğini söylüyor. Ulusoy 16 yıldır OYAK’ı çelik bir elle ve büyük bir gizlilik içinde idare ediyordu. Ona yakın bir kaynağa göre 2017 başında görevi bırakmayı düşünüyormuş ve bunu patronlarına bildirmiş. Ulusoy 16 yıldır OYAK’ı çelik bir elle ve büyük bir gizlilik içinde idare ediyordu “İstifanı öne çek, dediler” dedi kaynak; “Herhalde hazırlıklarını yapmışlardı ki Coşkun Bey Ankara’daki holding binasında personele veda konuşmasını yaparken yeni genel müdürü yanındaydı.” Yeni genel müdür Başbakanlık Ekonomik, Sosyal ve Kültürel İşler Başkanlığı’nda yönetici olan Süleyman Erdem’dir. Linked-In profiline göre 35 yaşındaki Erdem bürokrasiye 2004’te başbakanlıkta Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı sırasında girdi. Beş yıl bu görevde kaldıktan sonra, 2009’da murakıp olarak Cumhurbaşkanlığı’na transfer oldu. Orada YÖK ve başka eğitim kurumları ile ilgili araştırmalara katıldı. Ardından Başbakanlığa döndü. 2012-2014 yılları arasında Tanıtma Fonu Genel Sekreterliği yaptı. OYAK’a genel müdür atanmadan önce Başbakanlık uzmanı olarak görev yapmaktaydı. Erdem altın yürekli ve granit gibi sağlam karakterli olabilir ama bunlar hiç iş tecrübesi olmadığı gerçeğini değiştirmiyor. Bu nedenle atandığı işe uygun biri değil. O hâlde bu göreve neden getirildi? OYAK Yasası'na göre kurumun genel müdürü, Maliye ve Savunma bakanları ile Bankalar ve Odalar birliklerinin başkanları tarafından seçiliyor. Bu kişilerin Osman Süleyman Erdem’i tanıması pek olası olmadığına göre birisinin ismini kulaklarına fısıldamış olması gerekiyor. Bir kaynağa göre bu isim Türkiye’deki bütün önemli kararları veren kişi olan Tayyip Erdoğan’dır. Ulusoy ve ekibinin ayrılmasıyla OYAK’ta ordu çağı bitiyor, AKP çağı başlıyor. Zaman içinde, Ulusoy ve askerlerin oluruyla orada kurduğu düzende yer alan üst düzey yöneticilerin hepsi temizlenecek. Yerlerine AKP’ye sadık olanlar atanacak. Amaç ne olabilir? Dört yıl önce, o zaman AKP sözcüsü olan Hüseyin Çelik, OYAK’ın “varlığını ve fonksiyonunu” inceleme zamanının geldiğini söylemişti. Anlaşılan bu inceleme sona erdi ve AKP OYAK ile ilgili kararını verdi. Erdem şirket yöneticisi olmadığına göre onu genel müdürlüğe getirmenin amacı OYAK’ı mevcut hâliyle büyütmek olamaz. Ama küçültüp özelleştirme yoluyla ortadan kaldırmak olabilir. Ulusoy ve ekibinin ayrılmasıyla OYAK’ta ordu çağı bitiyor, AKP çağı başlıyor Bu konuda bilgi almak için başvurduğum şirket yetkililerinden hiçbiri konuşmadı. Şirkette bir dehşet havasının hakim olduğu belli. Bir yetkili “Dışarıya yeni genel müdürün isminden başka bir şey vermemek konusunda talimat aldık” dedi. Bazı kaynaklar OYAK’tan sonra sıranın İş Bankası Emekli Sandığı’na gelebileceğini söylüyorlar. OYAK’taki rejim değişikliği konusunda askerlerin düşüncesinin ne olduğu da meçhul. Genelkurmay Başkanlığı basın birimine birkaç soru yönelttim ama cevap alamadım. OYAK Uzun adı Ordu Yardımlaşma Kurumu olan OYAK 1960 darbesinden bir yıl sonra kuruldu. Başlangıçtaki amacı, o zaman oldukça sefil durumda olan askeri personele konut yapmak, emekliliklerinde ellerine nispeten daha yüksek bir gelir geçmesini sağlamaktı. Bu amaçla subay maaşlarının bir bölümü doğrudan OYAK’a yattı. Zaman içinde, özellikle Ulusoy döneminde, OYAK birçok alanda faaliyet gösteren dev bir holding hâline geldi. Son birkaç yıl içinde de yurt dışı satın almalarla uluslararası bir oyuncu hâline gelmeye başladı. OYAK’ın bünyesinde 19’u ülke dışında faaliyet gösteren doksana yakın şirket var. Çalışan sayısı 29 bini aşmaktadır. 2015 yılı konsolide sonuçlarına göre grubun toplam hasılatı 23,5 milyar TL, toplam varlıkları ise 51,6 milyar TL’dir. Toplam ihracatı 3,3 milyar dolardır. OYAK Bank hisseleri Hollanda merkezli ING Bank NV'ye Oyak Yatırım sahibi kim?2 Oyak Yatırım devletin mi?3 Oyak Yatırım hangi bankanın?4 OYAK hangi şirketlere sahip?5 OYAK kime satıldı?6 OYAK Yatırım Ortakliği ne iş yapar?7 OYAK Yatırım yüzde kaç komisyon alıyor?Oyak Yatırım sahibi kim?ATAER HOLDİNG Yatırım devletin mi?1 Mart 1961 tarihinde 205 sayılı Yasa ile kurulmuş olan OYAK, özel hukuk hükümlerine tabi, mali ve idari bakımdan özerk, tüzel kişiliği haiz bir Yatırım hangi bankanın?TAKASBANK hangi şirketlere sahip?Halka Açık ŞirketlerEreğli Demir ve Çelik Fabrikaları OYAK Grubunun Payı Faaliyet Konusu. … İskenderun Demir ve Çelik OYAK Grubunun Payı ”.87. Faaliyet Konusu. … OYAK Çimento Fabrikaları OYAK Çimento'nun Payı Faaliyet Konusu. … Hektaş Tic. OYAK Grubunun Payı kime satıldı?OYAK Bank hisseleri Hollanda merkezli ING Bank NV'ye Yatırım Ortakliği ne iş yapar?Menkul kıymet yatırım ortaklıkları, bazı kısıtlamalar dahilinde altın ve diğer kıymetli madenlere de yatırım yapabilmekle beraber, temel amaçları menkul kıymet alıp satmak ve alım satımlar arasında oluşan olumlu fark ile bu menkul kıymetlerin kar payları ve faizlerinden gelir sağlamak olan Yatırım yüzde kaç komisyon alıyor?Hisse Senedi İşlemleri Hisse senetleri alım satım işlemlerinde işlem tutarı üzerinden azami % 0,3 Binde üç oranında komisyon alınması esastır. Ancak Oyak Yatırım Menkul Değerler Müşterinin portföy büyüklüğü ve/veya işlem hacmini dikkate alarak Müşteriye işlem bazında farklı oranlar uygulamakta serbesttir.

oyak ın şirketleri satılırsa kime ne kadar pay düşecek