pastörize sütten yoğurt yapımı sağlıklımı
Yoğurt mayalandıktan ve kapağı kapandıktan sonra ılık yerde, oynatılmadan bekletilmelidir. Bütün şartlar sağlandığında minimum 8 saat içerisinde yoğurt mayalanır. Ancak bir gece
Sütısıtılıp pastörize edildikten hemen sonra soğutularak normal sıcaklığı olan 4.5℃’ye getirilir. Pastörizasyon sadece süt için değil meyve suyu gibi içecekler için de uygulanır. Yoğurt, süzme yoğurt, puding, peynir gibi pek çok süt yan ürünü de üretim süreçlerinde öncelikle pastörize edilmektedir. Devamı»
Burası karanlık olduğu için fırında tutacaksınız. Kavanozu bir gece boyunca ortada tutun. Sabah kavanozun kapağını kapatıp buzdolabına koyun. Yoğurt hazır. Artık tüm ev yapımı yoğurt her yaptığınız yoğurttan bir kaşık maya ayırarak yapabilirsiniz. Afiyet olsun. Yoğurt Yoğurt Nasıl Mayalanır Yoğurt Nasıl Yapılır.
5 YOĞURT ÜRETİMİ: 1994/36-1 (NACE GRUP :10.51 Süthane işletmeciliği ve peynir imalatı) Onay Tarihi: Birlik Yönetim Kurulunun 1994 tarihli ve 36 sayılı kararı ile kabul edilmiştir. Çiğ sütün pastörize edilmesine kadar proses, pastörize süt işlenmesinde olduğu gibidir.
Evetmayalanır ama günlük sütler var ya pastorize olmayan, onlardan tercih et bence. Onlar da şişeli markette satılıyor. Genelde bebeklere alınır o günlük sütler. Ama yok illa pastorize kutu süt alacağım dersen o da olur. Biz açık süt alıyoruz zaten süt bembeyaz bir şey olsa üstünde görünür ama tabi su katıldı mı
Site De Rencontre Payant Par Sms. Pastörize ve Sterilize Süt Nedir ? Günümüzde gıda ile ilgili olan veya olmayan hemen hemen herkesin sürekli gündem de tutan ve tartışmalara sebep olan pastörize ve sterilize süt tüketin! Gibi tanımlarla bize sunulan süt ne demek? Öncelikle süt hakkında bilmemiz gerekenlere bakalım, süt kimyasal bileşim olarak her yaşta insanın özellikle küçük yaşta çocukların tüketmesi gereken kalsiyum açısından zengin olup belki de hepimizin bildiği diş ve kemik gelişimine yardımcı olur. Süt özellikle protein ve vitamin açısından oldukça zengin bir besindir. Süt sahip olduğu zengin besin içeriğiyle mikroorganizmalar için de uygun bir doğal olarak içerisinde çeşitli mikroorganizmaları barındıran çiğ süt, kalitesiz ve hijyenik açıdan yetersiz ve dikkatsiz uygulamalar sonucunda patojen mikroorganizmaların bulaşmasına da açık hale gelir. Bu durumda Çiğ süt tüketimiyle Brucella, tüberküloz, tifo, paratifo, şap, şarbon, sarılık gibi hastalık etkeni mikroorganizmalar insanlara bulaşabilmektedir. Yapılan araştırmalar göstermiştir ki, sokak sütleri, pastörize veya UHT steril sütlere oranla daha fazla mikrobiyel yüke sahiplerdir. Yine bu araştırmalarda, sokaklarda satılan sütlerin kimyasal kalıntılar antibiyotik kalıntıları, soda-kostik gibi asitlik düzenleyiciler da içerdikleri belirlenmiştir. Bu durumda süt her ne kadar zengin bir besleyici içeriğe sahip olsa da, yanlış uygulamalar yüzünden insan sağlığını tehdit eder bir seviyede kalıntı ve kirlilik içermesi, bu muhteşem besini tehlikeli bir içecek haline getirmektedir. Bu tehlikeyi, sütün besleyici değerini minimum miktarda düşürerek ortadan kaldırmak için de pastörizasyon veya UHT sterilizasyon adı verilen işlemler uygulanır. Süt; • Çiğ olarak direkt • Pastörize • Sterilize olarak üç şekilde tüketilmektedir. Çiğ Süt Çiğ olarak tüketilmesini önermemekle birlikte özellikle çiğ sütten yapılan peynirlerin 4 ay gibi süre bekletilmesi gerekmektedir. Ancak çiğ olarak tüketilen süt hiçbir ısıl işlem görülmeden tüketildiği için mikrobiyolojik olarak çok sağlam değildir. Pastörize Süt Nedir ? Sütün içerisinde doğal ve biyolojik özelliklerine zarar vermeden içerisinde bulunan zararlı mikroorganizmaların etkisiz hale getirilmesi ya da ortadan edilmeden süt veya süt ürünü kullanılmamalıdır. Günümüzde birçok pastörizasyon yöntemi kullanılmaktadır. Bunlar; • Düşük sıcaklıkta uzun süre pastörizasyon 63°C – 65°C de 30 dakika • Yüksek sıcaklıkta kısa süre pastörizasyon 71°C -74°C’de 40-45 saniye • Çok yüksek sıcaklıkta pastörizasyon 85°C -90°C’de 15 saniye Ancak en çok kullanılanı, yüksek sıcaklıkta kısa süreli pastörizasyondur. Pastörize sütün raf ömrü maksimum 5 gündür. Sterilize Süt Nedir ? Sterilizasyon, 100 °C ve üzeri sıcaklıklarda gerçekleşen sütün içerisinde bulunan tüm vejatatif hücreler, sporlar ve enzimler tamamen inaktif hale getirilir. Süt endüstrisinde; • Klasik sterilizasyon 110°C -120°C’de 20-40 saniye • UHT sterilizasyon 135°C - 150°C’de 2-6 saniye Uzun ömürlü UHT steril 135°C-150°C civarında uygulanırken, uygulama süresi 2-5 saniyedir. Bu sayede UHT teknolojisi ile üretilen sütteki besin değerleri kayıpları çiğ sütün kaynatılması sonucu oluşan kayıplardan çok daha az olacaktır. UHT steril süt üretiminde amaç, gerek sütün bozulmasını sağlayan, gerekse patojen tüm mikroorganizmaların etkisiz hale getirilmesi hedeflenmiştir. Bu sayede süte, uzun süre koruyuculuk sağlayacak herhangi bir koruyucu madde katma gereği duyulmaz. UHT süt hem daha uzun süre dayanır hem de üretildikten sonra soğuk zincire ihtiyaç duymaz. Bu nedenle marketlerin raflarında oda sıcaklığında bekletilir. UHT sütlerin raf ömürleri ülkelere göre 2 ile 6 ay arasında değişmektedir. Ambalajı açıldığı takdirde ise, buzdolabında saklanmalı ve 2 gün içerisinde tüketilmelidir.
Kimilerimiz markette satılan pastörize yoğurtlara güvenmeyerek yoğurtlarını kendi evlerinde yapmaktadır. Bunun yanı sıra evlerde yapılan yoğurtların kıvamını da tutturmak oldukça önemlidir. Evde yapılan yoğurtlar alınan süte göre hem daha sağlıklı hem de tadı daha güzel olmaktadır. Son zamanlarda hem daha otantik olduğu için hem de tadı güzelleştirdiği için güveçte yoğurt yapımı da yaygınlaşmıştır. Güveçte Yoğurt İçin Malzemeler 1 Litre süt, 1 yemek kaşığı mayalık yoğurt. Güveçte Yoğurt Nasıl Yapılır? Aldığımız çiğ sütü öncelikle birkaç kez süzgeçte süzüyoruz. Daha sonra süzdüğümüz sütü bir tencereye alarak kaynatıyoruz. Sütü kaynattıktan sonra mayalamak için biraz ılımasını bekliyoruz. Sütümüz ılıdıktan sonra güveç kabımıza alarak sütümüze mayalık ayırdığımız yoğurdu çalıyoruz. Yoğurdu mayalamak için sütü 1-2 kez karıştırmak yeterli olacaktır Sütü karıştırdıktan sonra bir sofra bezi veya mutfak bezleriyle sararak dinlenmesini beklemeniz faydalı olacaktır. Aradan 5-6 saat geçtikten sonra güveç kapta hazırladığınız yoğurdunuzu dolaba alarak saklayabilirsiniz. Güveçte Yoğurt Sağlıklı mı? Güveçler belki de ilk insanlardan günümüze kadar ulaşan yemek pişirme kaplarıdır. Özel bir kil ve toprakla yapılan bu kapların içinde birbirinden farklı yemekler yapılmaktadır. Son zamanlarda et ve sebze yemeklerinin yanında kek, yoğurt ve ekmek yapmak için de güveçler kullanılmaktadır. Güveç kaplar kullanılırken insanların aklına sağlıklı olup olmadığı konusu gelebilmektedir. Güveç kaplar genelde sırlı ve sırsız olarak iki şekilde satılmaktadır. İki güveç de sağlık açısından bir zarar oluşturmamaktadır. Güveç kaplarda ne yapılırsa yapılsın kullanımdan sonra yapılan temizliğin önemi büyüktür. Güveç kaplar yeterince temizlenmezse, zamanla küflenmeye neden olabilir. Bu kaplar topraktan yapıldığı için küflenme oluşan kaplar artık kullanılmayacak duruma gelmektedirler. Özellikle süt gibi içerisinden fazlasıyla bakteri taşıyan gıdalarla güveçte yoğurt yapılabilmektedir. Güveç çatlak olmadığı sürece yoğurt hem daha sağlıklı hem de tadı daha lezzetli olmaktadır. Güveçte yapılan yoğurt kullanıldıktan sonra güvecin güzel bir şekilde yıkanması küflenmemesini sağlayacak ve sağlık açısından faydalı olacaktır. Sırlı Güveç ve Sırsız Güveç Arasındaki Fark Nedir? Sırlı güveç; güvecin içinin parlak, pürüzsüz bir yüzeye sahip olmasıdır. Güveç kurşunlu ve kurşunsuz sırdan üretilebilir. Eğer kurşunsuz sırdan üretiliyorsa, sağlık açısından hiçbir zararı olmayacaktır. Sırsız güveçlerin içi ise mat olmaktadır. Her yemekten önce bu kısmın yağlanması gerekmektedir. Güveç tenceresini alırken aldığınız yerin ve kişinin de güvenilir olması gerekmektedir. Aksi takdirde güveci kullanırken çatlama veya delinme gibi durumlarla karşı karşıya kalma ihtimaliniz olabilmektedir. UYARI Her ne şekilde kullanılırsa kullanılsın güvecin uzun süre kullanımı için bakımı çok önemlidir. Eğer güveç delindiyse veya küflenmeye başladıysa, bunu tamir etmek veya temizlemek yerine yeni bir güveç almanız sağlığınız açısından faydalı olacaktır. İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KONULAR
Kayıtsız Üye Forum Okuru 1 kutu sütten yoğurt nasıl yapılır? selam herkese.... sorum şu kutu sütten yoğurt mayaladım tutmadı, nerde hata yapmış olabilirim? açık sütten zaten hep yoğurt yapıyorum aslında,ama kutu sütle olmadı nedense ? 2 Sayın ziyaretçimiz evde pastörize sütten yoğurt yapmanın püf noktaları şöyle 1 litre pastörize süt 1 yemek kaşığı yoğurtSütü tencereye alıp 1-2 dakika yüksek ateşte ısıtıyoruz. Önceden pastörize edildiği için kaynatmaya gerek kalmayacak. Isıttığımız sütü mayalayacağımız kaba aktarıyoruz. Sütün sıcaklığını parmağımızla kontrol etmek için; Süte parmağımızı sokup 6′ya kadar saydığımızda elimiz sütün ısısına dayanıyorsa maya için uygun sıcaklıkta demektir. Yoğurdu süte tahta bir kaşık yardımıyla katıp hafifçe karıştırıyoruz. Üzerine hava alabileceği delikli bir kapak örtüp her tarafını hareket ettirmeden sıkıca sarıyoruz. 4 saat sonunda yoğurt kabımızı hareket ettirmemeye çalışarak buzdolabına koyuyor ve en az 5-6 saatte burada kıvama gelmesi için bekletiyoruz. İşte bu kadar. 3 ha kutu süt ha normal süt ikiside aynisi degilmi??? 4 her sütten yoğurt süt kalmadı ama dia süt tutuyor tavsiye ederim. 5 bide kızlar yoğurdu sarıp samalamak yerine ben artık fırına koyuyorum hiç hava almadığı için inanılmaz güzel tutuyor
pastörize sütten yine bir derece olur da asıl imkansız olan karton kutudaki uht sütten yoğurt yapmaktır. puding bile doğru düzgün olmuyor meretten. cam şişede alınan günlük sütle cam tencerede borcam misal yapıldımı orjinaline yaklaşabiliyor. bebeklere yedirmek için doktorların tavsiye ettiği yöntem. sütçü gelmeyince sike sike yapılan. uht sütler ile olmaz. çünkü maya ile etkileşime girip sütü yoğurda dönüştürecek olan bakteriler uht tekniğinde tamamen yok olur. ama pastörize günlük sütler ile pekala da uygun sıcaklığa getirmek de bir yöntem. lakin kaynatmanızı tavsiye ederim. çünkü kaynayıp soğuyana kadar sütün içindeki suyun bir kısmı buharlaşıyor. sütteki katı madde oranı fazlalaştığı için de yoğurdunuz daha katı oluyor. besin değeri bir miktar azalıyor olabilir ama bu bir tercih meselesi. cıvık olsun da tam olsun derseniz sadece uygun sıcaklığa getirme yöntemini de uygulayabilirsiniz. yine halkın her şeyi çok iyi bildiğini sandığının göstergelerinden biridir bu eylem. pastorize sütün zararlı, sütçünün sütünün ise yararlı olduğunu düşünen ahmaklar içinöncelikle ineği olan herkes sütünü toptan vermek ister, her gün 50 - 55 litre süt sattılacak mı elde mi kalacak derdi olmaz ayrıca da sütü toptan sattığında sattığı süt karşılığı yem de alır toplayıcıdan. bu heryerde böyledir. sütüntopluca verilebilmesi için bir takım şartlar vardır; elle sağılmayacak, açıkta bırakılmayacak, antibiyotik ve sütte kalıntı yapacak diğer ilaçların uygulandığı hayvanların sütü karışmayacak gibi. görüldüğü üzere bu şekilde toplanan sütler genelde asgari bir hijyen şartını karşılamak üretici antibiyotik uguladığı hayvanların sütünü ne yapacak? sizce çiftçi zihniyeti bu sütü imha ediyor mu? herkes bu şekilde değil tabi ama şunu öncelikle bilmek lazım ki kaliteli sütler büyük firmalar tarafından üretici farketmeden tüberkülozlu, brusellalı hayvanı sağıyor olabilir, süt toplayıcıları da bu hastalıklara karşı test yapmaz çünkü süt zaten pastorize edilince bu hastalıklar sütte kalmaz, zararlı bakteri yükü minimize olur. bu yüzden tarım gıda hayvancılık bak. çiğ sütün perakende satılmasına herkesin algıladığı gibi kimyasal sokmalı eklemeli bir işlem değil sütün 65 ile 75 derece arasında belli bir süre bekletilmesidir. kısacası siz kaynattığınız sütteki yararlı bakterilere pastorizasyon işleminden daha fazla zarar hem süt üretiyorum hem süt işliyorum bu işi biliyorum yani. kendi kendime gurur meselesi haline getirdigim, ama bu sabah itibariyle, toplam 3. denememin sonunda, bayagi tas gibi bir yogurt elde etmeyi basardigim, saglikli aktivite. kendi hatalarim ve mecburi arastirmalarim sonucunda ulastigim onemli puf noktalari firinda filan degil, bayagi anam babam usulu sofra bezlerine, havlulara filan sararak yaptim ama mayalanirken uzerine kapak degil suzgec orttum. sut cok sogumadan serce parmagi yontemiyle ve mayayi da epey ilistirarak mayaladim. kabin altina da sicak tutacak bir seyler serdim ve tam 5 saat sonra buzdolabina koyup sabaha kadar hic dokunmadan beklettim. aileden uzak olduğum ve taze süt bulamadığım dönemlerde yaptığım sıcaklığa getirip mayalamanın ardından üstünü kapatıp tabiri yerindeyse pamuklara sararak dışarda beklettiğim yoğurdum cıvık bir hal aldığı takdirde fırında belli bir sıcaklığa geldikten sonra tekrar sarıyor ve bekletiyorum soğumasının ardından buzdolabına ne kadar taze sütle yapılan doğal bir köy yoğurdu gibi olamasada gerek yaşadığım yer itibari ile yarı yarıya düşen mâliyet gerekse emeğin sonucunun verdiği haz ile değdiğini düşünerek hazır yoğurtlardan yeğdir en azından. bkz pastorize etten süt yapmaknasıl böyle okunabildiğine dair bir fikir oluşturalamayandır ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın.
Yoğurt Nedir? Yoğurt, sütün bakteriyel fermantasyonu ile üretilen popüler bir süt ürünüdür. Yoğurt yapmak için kullanılan bakterilere; sütte bulunan doğal şeker olan laktozu fermente eden “yoğurt kültürleri” denir. Bu süreç, süt proteinlerinin kesilmesine neden olan bir madde olan laktik asit üretir ve yoğurda benzersiz lezzet ve doku kazandırır. Yoğurt her çeşit sütten yapılabilir. Yağsız sütten yapılan çeşitler yağsız, yağlı süt ise tam yağlı yoğurt olarak kabul edilir. Renklendirici içermeyen sade yoğurt, keskin, lezzetli ve net beyazdır. Maalesef, çoğu ticari marka, şeker ve yapay tatlandırıcı gibi ek maddeler içermektedir. Bu tür yoğurtlar sağlığınız için iyi değildir. Öte yandan, sade, şekersiz yoğurt birçok sağlık yararı sunar. Önemli Besin Öğeleri Bakımından Zengin Olan Yoğurt Doyurucudur Yoğurt, vücudunuzun ihtiyaç duyduğu hemen hemen her besin maddesini içerir. Çok miktarda kalsiyum, sağlıklı dişler ve kemikler için gerekli bir mineral olarak bilinir. Sadece bir bardak yoğurt günlük kalsiyum ihtiyacınızın % 49’unu karşılar. B vitaminleri, özellikle B12 vitamini ve riboflavin, her ikisi de kalp hastalığına ve bazı sinir tüpü doğum kusurlarına karşı koruyabilen bir besindir. Bir fincan yoğurt aynı zamanda günlük fosfor gereksiniminin % 38’ini, magnezyum ihtiyacının % 12’sini ve potasyum ihtiyacının ise % 18’ini sağlar. Bu mineraller kan basıncını, metabolizmayı ve kemik sağlığını düzenlemek gibi çeşitli biyolojik aşamalar için gereklidir. Tüm bunlara ek olarak yoğurt sadece bir kase bile tüketildiğinde tokluk hissini artırır ve açlığı bastırır. Özellikle kan şekeri çabuk düşen ve insülin direnci derdinden muzdarip insanların diyetlerine ara öğün olarak yoğurt eklemeyi ciddi ciddi düşünmesi gerekir. Sindirim Kolaylığı Sağlayarak Kilo Almayı Önler ve Kilo Vermeyi Hızlandırır Bazı yoğurt türleri, canlı bakteri olarak da bilinen probiyotikler içermektedir. Bu probiyotikler tüketildiğinde sindirim sisteminin sağlığına faydalı olabilir. Ne yazık ki, birçok yoğurt pastörize ediliyor. Pastörize, yoğurdun içerdiği yararlı bakterileri öldüren bir ısıl işlemdir. Yoğurdunuzun etkili probiyotikler içerdiğinden emin olmak için evde kendiniz yapabilirsiniz. Bifido bakterisi ve Lactobacillus gibi yoğurtta bulunan bazı probiyotik türlerinin, bağırsağı etkileyen yaygın bir bozukluk olan irritabl bağırsak sendromunun İBS rahatsız edici semptomlarını azalttığı gösterilmiştir. Bir çalışmada, İBS hastaları düzenli olarak mayalanmış süt veya Bifidobakteri içeren yoğurt tükettiler. Sadece üç hafta sonra, şişkinlik ve dışkı sıklığında iyileşmeler olduğu bildirildi. Başka bir araştırma, Bifidobakteri ile yoğurdun, herhangi bir sindirim sistemi hastalığı olmayan kadınlardaki sindirim zorluğunu azalttığını ve yaşam kalitesini geliştirdiğini ortaya koydu. Dahası, birçok çalışma, probiyotiklerin antibiyotik ile ilişkili ishale ve aynı zamanda kabızlığa karşı koruyabileceğini bulmuştur. Yoğurt, sindirim sağlığını geliştirerek ve kabızlığı önleyerek kilo vermeye yardım edebilir, bunun yanı sıra kilo almayı önler. Yoğurdun bağırsak sağlığını düzenlemesi sayesinde düzenli dışkılama kilo almanızı sınırlandırır. Her Gün Yoğurt Yemek Kilo Verdirir Kalıcı kilo kaybına ulaşmak için öğrenmeniz gereken en önemli şey, aslında daha az yemek yemek yerine, daha çok yemek yemeyi öğrenmektir. İnsanların çoğu kilo vermek için aç kalmaları gerektiğini düşünüyor. Bu tamamen yanlıştır! Aslında, kalori alımını azaltmak, sadece ilk birkaç haftada kilo vermenizi sağlar. Diyetinizin ilk birkaç haftası harika geçer, ancak daha sonra kilo kaybı tamamen durur. Kilo kaybını tekrar harekete geçirmek için daha fazla yemek yemeniz gerekebilir. Sadece daha çok yemeniz gerekmez aynı zamanda kaliteli de beslenmeniz gerekir. Yani çok yerken, ne tükettiğiniz önemlidir. Diyet, kalorisi az ama aynı zamanda da besleyiciliği yoğun olan gıdalar üzerine yoğunlaşıyor, böylece her öğünden en iyi sonucu alıyorsunuz. Odaklanılması gereken en önemli gıda gruplarından biri, kalsiyum bakımından zengin yiyeceklerdir. Knoxville Üniversitesi’ndeki araştırmacılar diyetteki kalsiyumun doğrudan kilo verme çabalarınızı etkilediğini keşfetti. Yüksek kalsiyumlu gıdalar, özellikle süt kaynaklarının, diyet sırasında vücutta yağ yakımını artırdığı ve metabolizmayı koruduğu gösterilmiştir. Yüksek düzeyde kalsiyum, güçlü kemikler inşa ederek vücudunuzun daha genç olmasına da yardımcı olur. Bu çalışma, en fazla yararı elde etmek için; günde üç porsiyon süt ürünü tüketmenizi öneriyor. Kalsiyum alımınızı artırmak da doğrudan göbek yağını azaltabilir. 2007 yılı Obezite Derneği Toplantısında sunulan bir çalışmada, kalsiyum takviyesi sonrasında belirgin abdominal yağ azalması görülmüştür. Yedi haftalık çalışma boyunca, katılımcılar her gün 3-4 porsiyon süt veya yoğurt tükettiler. Veriler, az kalorili diyetle birleştirilmiş güzel bir egzersiz programının ve süt tüketimindeki artışın, metabolizmayı, yakılan vücut yağının miktarını etkilemek için önemli ölçüde hızlandırdığını gösteriyor. Ayrıca yüksek protein içeren gıdalara odaklanmak isteyebilirsiniz. Vücudunuz için yüksek miktarda protein alarak bütün gün kendinizi doygun hissedeceksiniz. Protein ayrıca, fazla kalori yakacağınız bir egzersiz programına ayak uydurmanız için gereken enerjiyi de sağlar. Kalsiyum ve protein açısından zengin gıdaları birlikte tüketmek kilo kaybı için en iyi karışım gibi görünüyor. Birleştirildiğinde, bu iki besin grubunun klinik olarak; metabolik hızı artırdığı ve sindirimi ve bağırsak sağlığını iyileştirdiği kanıtlandı. Her iki besin öğesi bakımından da yüksek olan gıda grubu süttür. Bununla birlikte, yüksek miktarda kalsiyum ve protein içeren süt ürünleri, genellikle yağdan olduğu kadar kalorilerden de yüksektir, bu da onları diyet yapanlar için kötü bir tercih haline getirir. Bu sebeplerden ötürü, aşırı kilolu çoğu insanların mandıra ürünlerinin tüketimini artırmaması daha doğrudur. Ancak yoğurt bir istisnadır. Yoğurt, az yağlı, protein ve kalsiyumla dolu bir besindir. Fazla yağ ya da kalori olmadan sütün sağladığı tüm avantajları sağlar ve aslında diğer süt ürünlerine göre daha fazla kalsiyum ve protein içerir. Yoğurt özellikle yağ yakmaya yardımcı olan ve kilo kaybını teşvik eden kalsiyum bakımından zengin bir gıda maddesi olarak incelenmiştir. 2005’te yapılan bir Tennessee Üniversitesi çalışması, günde üç porsiyon yoğurt yiyen kişilerin, sadece kalorileri alımını azaltıp beslenme planlarına kalsiyum eklemeyenlerden % 22 daha fazla kilo ve % 61 daha fazla vücut yağı verdiklerini göstermektedir. En fazla kilo verenler, diyet yaparken, kritik yağsız kas kütlelerini de korumayı başarabildiler, çünkü kas kütlesi yüksek metabolizma hızının korunması için şarttır. Her gün yoğurt yemek, bağışıklık sisteminizi de destekleyebilir ve genel iltihaplanmayı azaltabilir. Kötü LDL kolesterolü düşürür. Son olarak, çoğu yetişkin süt ürünleri tükettiğinde sindirim problemleri yaşar, çünkü vücutları laktaz enzimini yeteri kadar üretmez. Yoğurt doğal olarak laktaz içerir, bu da laktazı diğer süt ürünlerini tolere edemeyenler için sağlıklı bir alternatif yapar. Bütün bu nedenlerden dolayı, her gün yeni diyetinizin bir parçası olarak yoğurt tüketmeniz gerekir. 7 Günlük Yoğurt Diyeti 5 pişmiş patates ve 6 bardak sade yoğurt 2. Gün 120 gram haşlanmış tavuk ve 6 bardak yoğurt 3. Gün 120 gram dana eti ve 6 bardak yoğurt 4. Gün 150 gram balık ve yoğurt 5. Gün Meyve ve sebzeler muz veya üzüm hariç ve 6 bardak yoğurt 6. Gün Yoğurt 7. Gün Maden suyu ve yoğurt
pastörize sütten yoğurt yapımı sağlıklımı